Ortodonti

Ortodontide Devrim Yaratacak Gelişme!

Dişlerin düzelme hızını artırarak, ortodontide devrim yaratacak yeni yöntem geliştirildi. ABD’de FDA onayıyla uygulanmaya başlanan yeni uygulamayla tedavi süreleri yarı yarıya azaltıldı.

Ortodontik tedavi gören hastaların en büyük derdi olan tedavi sürelerinde devrim yaratacak yeni uygulama,  ABD’de yapılan ortodonti kongresinde tanıtıldı.

Ortodontist Dr. Aylin Sezen Yalçın,  “İster ortaokula gitsin, ister  profesyonel iş hayatında yer alsın istisnasız her hastamızın ortak sorunu tedavi sürelerinin uzun olmasıydı. Şimdi dişlerin düzelme hızının artırılabilmiş olması çok heyecan verici ve ortodontide çığır açan bir gelişme” dedi.

Yeni yöntemin ortodonti tedavi süreçlerinde önemli bir dönüm noktası olduğuna dikkat çeken Yalçın, “ABD’de her yıl yapılan, tüm dünyadan ortodontistlerin çok yüksek katılımı ile gerçekleşen ortodonti kongresinden yeni döndüm. Bu  kongredeki açık farkla öne çıkan konu “hız ve süreler” oldu. Ayağımın tozu ile özellikle diş hareketi hızlandırma yöntemleri açısından çok yüz güldürücü çalışma sonuçlarını sizlere anlatmak istiyorum” şeklinde konuştu.

Yalçın ortodontide yeni bir dönem başlatan uygulamaları şöyle anlattı: “FDA onaylı bir cihazla tanışmanızı istiyorum. Cihaz belli bir frekansta titreşerek çalışıyor. Tedavi süresince, her gün,  belli bir süre hastamız tarafından uygulanıyor. Düzenli kullanıldığında aygıtın  yüzde 40 oranında tedavi sürelerini kısalttığı tespit edildi. Bu gerçekten de azımsanacak bir oran değil. 2 yıllık olduğu düşünülen bir tedavinin 1 yıl ya da 1.5 yıl sürmesi oldukça önemli bir fark.”

Bu gelişmenin özellikle yetişkin ve sosyal yaşamında diş telini sorun yapan hastalar için sevindirici bir gelişme olduğunu belirten Yalçın, “Artık ortodonti tedavi süreçlerini  daha kolay ve daha hızlı tamamlayabileceğiz. Hastalarımız da daha kısa sürede düzelme sağlandığı için mutlu olacak. Henüz bu yöntem ABD’de bile çok sınırlı uygulanıyor. Türkiye’de ise hastalarımda  yeni yeni kullanmaya başladım ” şeklinde konuştu.

Ortodontide de kök hücre uygulaması yapılıyor 

Yalçın, yeni yöntemin yanı sıra artık ortodontide de kök hücre uygulamalarının kullanıldığına dikkat çekti.

Yalçın, şöyle devam etti: “Çok çok yeni bir çalışma da şu anda çok popüler olan PRP (PLASMA RICH PLATELET) ile kombine yapılan ortodontik tedavi. Kendi kanımızın  “kök hücre de posu” olduğunu artık biliyoruz. Kan veriyorsunuz. Kan, özel aygıtlarla belli sürelerde santrifüj ediliyor. Bu yolla kırmızı kan hücrelerinden ayrıştırılan sıvı, yine çeşitli amaçlarla kendi dokumuza enjekte ediliyor. İmplant operasyonlarında, kemik iyileşmesini hızlandırmak için, kemik kaybı olan hastalarımızda yaklaşık olarak 1 yıldır kullandığımız yöntemi şimdi de ortodontik tedavi hastalarında, diş hareketini hızlandırmak ve kemik hacmini korumak amacıyla kullanıyoruz…”

Ağız ve Diş Sağlığı

İmplant Uygulamasında Son Teknoloji

Teknoloji, sağlık alanında gün geçtikçe gelişiyor. Lazer destekli implant uygulamalarında sadece implant uygulanacak bölgeye işlem yapıldığı için operasyon sonrası iyileşme süresi kısalıyor

Lazer destekli implant uygulamaları, minimal invaziv yöntem olarak bilinmektedir. Bu yöntem, kemik hacminin uygun olduğu her alanda uygulanabilir. Lazer destekli implant uygulaması öncesinde hastadan üç boyutlu bilgisayarlı tomografi alınarak implantın yerleştirileceği kemik dokusunun genişliği ve derinliği hakkında detaylı bilgi elde edilir. Bu uygulamada diş etinin sadece implant uygulanacak bölgesi; erbiyum, diode, Nd:YAG, CO2 lazerlerden herhangi biri kullanılarak açılır. Kemik dokusuna ulaşıldıktan sonra kemiğin en sert kısmı olan kompakt kısmında erbiyum lazerle implant çapında bir boşluk açılır. Açılan boşluğa implant yerleştirilir. Lazer destekli implant uygulaması sonrasında diode ya da Nd:YAG lazerle biyostimulasyon uygulaması yapılır. Bu uygulama sayesinde oprasyon sonrası oluşabilecek ağrı ortadan kalkar ve doku iyileşmesi hızlanır.

LAZER DESTEKLİ İMPLANTIN AVANTAJLARI
 Lazer destekli implant uygulamalarında sadece implant uygulanacak olan bölgede bir diş eti ve kemik işlemi yapıldığı için operasyon sonrası iyileşme süresi kısadır.
 Erbiyum, YSSG lazerlerin hidrokinetik kesme tekniği ile her türlü kemik cerrahisi işlemi ve implant uygulaması kemikdokusunu bozmadan, termal hasar vermeden yapılabilir ve böylece operasyon sonrası kemik kaynaması maksimum düzeyde olur.
 Lazer destekli implant uygulaması öncesi hastadan 3 boyutlu bilgisayalı tomografi alınarak implantın yerleşeceği kemik dokusunun genişliği ve derinliği hakkında tüm detaylar elde edilir. Böylelikle operasyon esnasında herhangi bir süprizle karşılaşılmaz ve operasyon kısa sürede neticelendirilir.
 Artık dünya çapında uygulanmakta olan All On Four ve Columbus Bridge yöntemleri lazer destekli uygulandıklarında açıkta yara olmadığından daha çabuk iyileşmekte ve dikiş de olmadığından gıda birikimini önleyerek ameliyat sonrası diş kullanımını kolay hale getirmektedir.
 Özellikle tek diş eksikliklerinde lazer destekli implant uygulaması ile uygun kemik bulunduğunda implant hemen uygulanıp implant üzeri de CADCAM yöntemi ile seramik rekonstrüksiyon yapılarak iki saat gibi kısa bir zamanda daimi diş de yapıştırılarak hastanın kullanımına sunulabilir. Dental implantlar eksik diş veya dişlerin yerine, doğal dişin fonksiyonunu elde etme amacıyla çene kemiğinde yerleştirilen yapay diş kökleridir. Yıllardır rutin olarak kullanılmakta olan bu sistemler kalan dişlerinize zarar vermeden doğal dişe yakın bir konfor sunan, bilinenin aksine çok da zahmetli olmayan tedavi yöntemleridir. Peki bu tedavinin püf noktaları nelerdir? Nelere dikkat edip başarılı bir tedavinin kapılarını aralayabiliriz? İmplant tedavisini destekleyen son teknolojik gelişmeler nelerdir? İşte size bu konuda birkaç önemli ipucu:
 Başarılı bir implant tedavisi uzman diş hekimi ve ekip gerektirir. İmplant tedavisi diş hekimliğinde özel bir uzmanlık alanıdır. Bu nedenle bu tedaviyi gerçekleştirecek olan hekimin bu konuda eğitim almış, bu alanda uzmanlaşmış olması gerekir.
 Cerrahi prosedürü yerine getirebilmek için ağız cerrahı, implatolog ya da diş eti hastalıkları uzmanı ve protez uzmanından oluşan bir ekip gerekmektedir. Aksi takdirde tedavi başarılı bir sonuçtan çok uzak olacaktır.
 İmplant, köprü yapılamayan durumlarda en iyi alternatiftir.

BİRDEN FAZLA DİŞ EKSİKLİĞİNDE İMPLANT TEDAVİSİ
Arkası dişsiz sonlanan çenelerde köprü yapımı için gerekli diş bulunmadığından klasik köprü tedavisi olanaksızdır. Bu nedenle dişsiz sonlanan çenelerde klasik yöntemlerde hareketli protez uygulanır. İmplant tedavisi sayesinde arkadaki dişsiz bölgeye yerleştirilen implantlar sayesinde hareketli protez yerine sabit protez yapılabilmektedir. Yan yana bulunan birden fazla dişin eksikliğinde ise dişsiz bölgenin başında ve sonunda doğal dişler bulunsa bile yapılacak köprü çok uzun olacağından kırılma ve esneme olasılığı vardır. Ayrıca köprü ayağı olarak kullanılacak dişler de çok fazla kuvvete maruz kalacağından yapılacak köprü uzun ömürlü olmayacaktır. İmplant tedavisi uzun dişsiz bölgelerde daha fonksiyonel ve uzun ömürlü bir protez yapımına olanak sağlar.

TAM (TOTAL) DİŞSİZLİK DURUMUNDA İMPLANT
Eğeralt ve üst çenede ya da her ikisinde tam dişsizlik sorunu var ise implant ile desteklenmiş hareketli veya sabit protez uygulaması yapılabilir. Klasik yöntemlerle alt çenede kullanılan tam protezler kemiğin zamanla erimesi nedeniyle tutuculuk konusunda zayıftır. Bundan dolayı protezin altına yiyecek artığı kaçabilir, vuruk meydana gelebilir. Üst çenede kullanılan protezler ise damağı tamamen kaplamasından dolayı tat alamama, mide bulantısı gibi sorunlara yol açar. İmplant üstü protezlerde protez çeneye implantla sabitlendiği için herhangi bir oynama, protez altına yiyecek kaçması, vuruk gibi sorunlar söz konusu olmaz .

ÇENE KEMİĞİ YETERSİZSE…
İmplant tedavisi için kemik ebatı yeterli değilse bazı cerrahi işlemlerle yeni kemik oluşumu başlatılabilir. Kemiğin genişliği yetersiz ise kemik greft işlemi ile suni kemik tozu kullanılarak kemik miktarı artırılabilir.

NAVİGASYONLU İMPLANT TEDAVİSİ
Tıpalanında navigasyon sistemi olarak adlandırılan cerrahi yönlendirme sistemi diş tedavisindeki tüm diş, ağız ve çene bilgilerini doktora bildirmekte, implantın yapılacağı en uygun yeri tespit ederek doktora yol göstermektedir. Sistem, tedavi esnasında tespit ettiği yerden kayma olursa doktoru uyararak hata yapma payını sıfıra indirmektedir. Sistemin genel işleyişi hastadan alınan çok detaylı dijital tomografi bilgisi ile cerrahi planlama yapılması ve bu planın müdahale sırasında hastaya uygulanması üzerine kuruludur. Üç boyutlu planlama ve dijital tomografi panaromik röntgene göre büyük avantaj ağlamaktadır. Navigasyonlu implant güvenilir bir yöntemdir

NAVİGASYONLU İMPLANTIN AVANTAJLARI
 Bu teknoloji sayesinde implant uygulamaları esnasında karşılaşılabilecek sorunlar önceden belirlenir, analiz edilir ve ameliyat esnasında sürpriz yaşanmaz.
 Doğru açı ve konumda implant yerleştilmesini sağlar. Modern teknoloji desteği, alt çene bölgesinde 3 boyutlu görüntüleme teknolojisine rağmen implant uygulaması için sınırlıdır. Bu kesin olmayan ve uygun yerde olmayan detaysız delmeye sebep olur ve bu durum yavaş ve yetersiz iyileşmeye sebep olur.
 Operasyon sonrasında ise ameliyat kesiği, kanama ve dikiş olmadığı için çok hızlı iyileşme sağlanır.
 Hastadan alınan çok detaylı dijital tomografi bilgisi ile cerrahi planlama yapılması panaromik röntgene göre büyük avantaj sağlar.
 İmplant (diş ekme) tedavisinde karşılaşılan başarısız sonuçlar ve sinir zedelenmelerini ortadan kaldırır.

Diş Estetiği

En Popüler Diş Estetiği Uygulamaları

Estetik anlayışının sürekli değiştiği günümüzde dişler yüz estetiğinin en önemli tamamlayıcı unsurlarından biri olarak kabul ediliyor

Düzgün ve beyaz dişlere sahip olmak için ortodonti, implantoloji, periodontoloji gibi çeşitli diş hekimliği uzmanlık alanları ve estetik diş hekimliği tekniklerinden yararlanılabilir.

Diş Beyazlatma 
İş hayatının rekabetçi ortamında yönetici ve çalışanların diş estetiğine olan ilgisi gün geçtikçe artıyor.
Diş estetiğinde en çok uygulanan yöntemlerden beyazlatma işlemi ile dişlerinizin doğal rengini beyazlatarak dişlerinizi daha ışıltılı bir hale getirmek mümkün. Bu yöntemde soğuk ışık altında 1 saat gibi bir süreçte dişlerin üzerine sürülen özel beyazlatıcı jelle dişlerin içindeki prizmalar arasında birikmiş olan leke yapıcı artıkların temizlenerek dişler beyazlatılır.

Dişlerdeki sarılık ya genetik ya da ilerleyen yaşla beraber ve yeme içme alışkanlıklarına bağlı olarak gelişebilir. İki farklı beyazlatma yöntemi vardır.

Ev tipi beyazlatmada, diş hekimi tarafından dişlerinizin üzerine takmanız için ağız ölçünüze uygun kalıplar hazırlatılır. Bu kalıbın içerisine bir ilaç konulur ve beyazlatılacak dişlerin üstüne yerleştirilir. Günde ortalama 4–6 saat takılması gerekir. İkinci ise muayenehanede uygulanan beyazlatma işlemidir. Dişlerdeki gözeneklerin temizlenmesinde hidrojen peroksit yani oksijenli su veya türevi karbamid peroksit içerikli jeller kullanılıyor. Bu maddeler 45 dakika süreyle lazer ışığı verilerek aktive edilip beyazlama gerçekleşiyor.

Diş beyazlatma işleminde kullanılan etken malzeme çok önemlidir. Mutlaka diş hekiminizin önerdiği sistemi kullanmanız gerekir. Dışarıda marketlerde satılan ürünler diş ve çevre dokulara zarar verebilir.

Ev tipi diş beyazlatma işlemi ortalama 5 gün sürer. Muayenehanede yaklaşık 1 saatte uyguladığımız lazerle diş beyazlatma işleminde ise sonuç hemen alınır.
Alışkanlık ve ağız bakımına bağlı olarak beyazlık uzun süre korunabilir. Yine de bu süreçte beyazlatıcı diş macunları ile tedavi desteklenebilir.

Porselen Lamina    
Tırnak kalınlığında, istenen renk, boy ve formda özel olarak hazırlanmış bir porselen tabakasının dişin ön yüzüne yapıştırılması tekniği olan porselen laminanın uygulama alanları;
• Diş beyazlatma yönteminin yeterli olmadığı aşırı koyu renkli dişler,
• Çarpma sonucu oluşan kırıkların tedavisi,
• Ön dişlerdeki aralıkların kapatılması,
• Çürük ve aşınma nedeni ile gülüş hattında görünen dişlerin kaplanması gereken durumlardır.

Diş Pırlantası 
Diş bir miktar aşındırılarak ya da aşındırılmadan direkt olarak yapıştırılan kristaller artık çok rağbet görmese de uygulatmak isteyenler olabiliyor. Popüler olan ağız takısı pırlanta ise sadece diş hekimi tarafından uygulanır. Dişin yüzeyine taşın sivri kısmı kadar küçük çaplı kavite açılarak uygulanır ve ömür boyu kullanılabilir.

Incognito 
Incognito, değişik maloklüzyonlara sahip birçok vakada kullanılabilen yüksek teknolojiye sahip bir apareydir. Tamamen görünmez olmakla beraber temizlenmeleri kolaydır ve tedavi olduğunuzu yalnızca siz ve size tedaviyi uygulayan ortodontistiniz bilir. Incognito apareyler tamamen kişiye özel dizayn edilir ve üretilir. Böylece hastaya maksimum konforu sağlarken en mükemmel sonuçların elde edilebilmesini sağlar.  Incognito apareylerinde kullanılan hem teller hem de braketler teknolojinin son ürünü olan cad/cam teknolojisi ile üretilmektedirler.

Incognito günümüzde dünyada en yaygın şekilde kullanılan lingual tedavi sistemidir. Incognito ile genç ve erişkin fark etmeksizin hemen hemen tüm vakalar tedavi edilebilir. Nikel içermemesi sebebiyle anti-alerjenik özelliğe sahiptir ve temizlenebilmeleri çok kolaydır. Tedavi sonucunda mükemmel sonuçlar elde edilir. Braketlerin ve tellerin kişiye özel düz dizaynı maksimum hasta konforu ve apareylere en kısa zamanda en iyi şekilde alışılmasını sağlar.

Pembe Estetik
Sağlıklı diş eti açık pembe renkte, dişe ve kemiğe sıkıca yapışmış olup, portakal kabuğuna benzer parlak ama pütürlü bir görünümde olmalıdır. Estetik bir gülümseme yalnız beyaz, muntazam dişlerle değil, bu dişlere uyumlu diş etleri ile mümkündür. Estetik dişeti uygulamalarının adı pembe estetiktir. Diş etlerinin sağlığı, rengi ve seviyesi diş estetiğini tamamlar. Uyumlu ve temiz bir gülüş sağlamanın ilk adımının diş ve diş eti uyumunu sağlamaktır.

Pembe estetik adı verilen diş eti bölgesinde en çok karşılaşılan sorun, gereğinden fazla görünen diş etleri ya da asimetrik diş eti seviyeleridir. Lazerle yapılan gingivoplasti adı verilen küçük bir operasyon ile bunları düzeltmek mümkündür.

Bu tedavide hastaya yapılacak lokal anestezi ile hasta hiçbir şey hissetmeden lazerle fazlalık olan bölge çıkarılıyor. Yapılan cerrahi uygulamaya rağmen gülümseme sırasında diş etleri görünüyorsa burun deliğinin altındaki iki noktaya botoks uygulaması yapılabilir. Böylece ifade değişikliği olmaksızın üst dudak bir miktar düşer ve diş etleri görünmez. Burada önemli olan, yüz kaslarını çok iyi bilmek ve doğru noktalara uygulama yapmak.

Kristal Destekli Kaplamalar
Bu konuda yapılan araştırmalar sonucunda artık kaplama dişlerde hatta köprülerde dahi metalsiz kristal destekli porselenler kullanarak dişin doğal yapısını birebir taklit edebilen ve ışığı geçirebilen sabit protezler yapmak mümkün. Ayrıca tamamen seramik, metal içermeyen bu dişler katman katman işlenerek dişin tüm dokuları da renk ve tonlama olarak taklit edilebiliyor.

Implant 
Günümüzde diş implantları, tartışmasız olarak doğal dişlere en iyi alternatiftir. Geleneksel köprü ve protezlere göre daha iyi konuşma ve çiğneme fonksiyonu sağlarken, yüzünüzde doğal bir görünümü de beraberinde getirir.

Diş implantları kaybedilen dişlerin yerine çene kemiği içine yerleştirilen ve kemik ile kaynaşarak doğal diş kökü görevi üstlenen elemanlardır. Bu elemanlar doku dostu olan titanyum metalinden üretilir ve vücut tarafından kolayca kabul edilir. Hiçbir yan etkisi yoktur ve yetişkin her insana uygulanabilir.

Arka azı dişlerinin tümünün kaybedildiği durumlarda takıp çıkartılan iskelet protezler yerine, arka bölgeye implant yerleştirilerek sabit köprü yapılabilir. Tek diş kayıplarında boşluğun doldurulması için, iki yandaki dişler küçültülüp üç üyeli köprü yapmak yerine, yandaki sağlıklı dişlere dokunmadan implant yerleştirilir ve üzerine kron yapılabilir. Dişsiz ağızlarda alt protezi yerinde durmayan kişiler yemek yeme, gülme ve konuşmada zorluk çekerler. Bu gibi durumlarda iki seçenek vardır. Protez tamamıyla alınıp yeterli sayıda ( 6–8) implant yerleştirilerek sabit köprü yapılabilir veya çenenin ön bölgesine (2–4) implant yerleştirilerek mevcut protez daha stabil hale getirilebilir Sonuç olarak; ister tek diş, isterse birden fazla diş eksikliğinde implant kullanılabilir. Her yaştan insana implant tedavisi yapılabilir.

Estetik Dolgular 
Günümüzde estetik dolgular çürük diş tedavisinde, amalgam dolguların değiştirilmesinde ve dişlerin formunun yeniden biçimlendirilmesinde kullanılmaktadır. Son teknolojiler sayesinde yapılan dolgular kendi dişinizin renginde ve formunda olur.

Ortodonti

Ortodontik Tedavi Hakkında Merak Edilenler

Ortodonti dişlerin çapraşıklıkları, çene kemiklerinin birbirleri ve kafa kemikleri ile ilişkisini inceleyen ve bunlara bağlı mevcut problemlerin teşhisini koyan bilim dalıdır. Ortodontik tedavi de bu sistemde oluşan bozuklukları tedavi etme şeklidir.

Ortodontik tedavi dişlerimin yerini değiştirebilir mi? Ortodontik tedavi ile dişlerdeki çapraşıklıklar ve aralıklar kolayca düzeltilip, doğru ve sağlıklı bir gülümseme elde edilebilir. Neden çapraşıklık oluyor? Ortodontik bozuklukların nedenlerinde kalıtımsal faktörlerin rolü olduğu gibi etken daha çok çevresel faktörlerdir. Çapraşıklıklar kalıtımsal gerçek yer darlıklarına bağlı olabildikleri gibi tamamen çevresel faktörler sebebiyle de olabilirler. Ağız hijyeninin aksatılması sebebiyle süt dişlerinde oluşan çürükler ve erken süt dişi kayıplarına bağlı oluşan yer kayıpları sebebiyle dişler sürmesi gereken yerleren farklı yerlerde sürer. Bu sebeple de çapraşıklık ve kapanış bozuklıkları oluşur. Ayrıca ağız solunumu yapmak, parmak emmek, dudak veya dil emmek, tırnak ısırmak, kalem ısırmak, uzun süre biberon ve emzik kullanmak gibi alışkanlıkların uzun süreler devam etmesi de kalıcı iskeletsel problemlere yol açar. Bununla beraber çocuklarda sık görülen bademcik, geniz eti sorunları da zamanında müdahale edilmezse çene yüz sisteminde kalıcı bozukluklara neden olmaktadır. Bu yaştan sonra dişlerim düzelir mi? Erişkinlerde ortodontik tedavi olabilir mi? Erişkinlerde rahatlıkla tedavi olabilir. Sanılanın tersine sağlıklı bir diş eti ile her yaşta dişleri hareket ettirmek mümkündür. Ancak erken teşhis edilen anomalilerin tedavi opsiyonları daha fazla olduğu için mutlaka bir ortodontist tarafından erken yaşta kapanışın değerlendirilmesi gerekmektedir. Ortodontide ideal yaş nedir? Genellikle dişsel bozuklukların tedavisi için ideal yaş süt dişlerinin değişiminin tamamlanmak üzere olduğu, köpek dişlerinin değişim zamanı olan 10-12 yaş civarıdır. Ancak bazı çeneleri ilgilendiren problemlerde ve kötü alışkanlıkların bırakılmasında erken tedavi büyük önem taşır. O yüzden fissür koruyucuların uygulandığı 6-7 yaş civarında diş hekiminizden bir ortodontist konsültasyonu mutlaka istemelisiniz. Ortodontik tedaviye ihtiyacım olduğunu nasıl anlayacağım? İlk ortodontik kontrol ortodontist tarafından sürekli dişlenmenin başladığı 6-7 yaşlarında yapılır. Daha sonraki kontrolleriniz dişhekiminiz tarafından yapılacaktır. 10-12 yaş civarında hekiminiz gerek görürse tekrar ortodontist konsültasyonu isteyebilir. Ayrıca erişken yaşlarda bile gerekli olan durumlarda protetik tedaviye yardım amaçlı veya estetik amaçlı ortodontik tedavi yapılabilir. Ortodontik tedavim ne kadar sürer? Aktif tedavi ortalama 1,5-2 yıl sürer. Ancak zaman tedavinin şekline, hastanın yaşına, kooperasyonuna göre değişir. Daha kısa olduğu gibi daha uzunda olabilir. Randevularım uzun sürer mi? Ne sıklıkla geleceğim? Kayıtlarınızın alınacağı ve braketlerinizin takılacağı ilk bir iki randevu bir saat kadar sürebilir. Daha sonraki randevularınız 3 -4 haftada bir olacaktır ve braket kopması veya tel kırılması olmadığı sürece 15 dk ile yarım saat arasında sürer. Diş çektirmem gerekir mi? Çok çapraşıklık olan ağızlarda yer sağlamak amacıyla sürekli dişlerden çekim yapılabilir. Teller takılırken acır mı, dişime yada bana zarar verir mi? Braketler dişinizin üzerine özel bir yapıştırıcı ile yapıştırılır ve hiç acıtmaz. İlk takıldıkları birkaç günde dudak ve yanak içinde bazı yumuşak doku yaralanmaları yapabilir ama bu geçicidir. Ortodontik tedavi sırasında diş çürüme riski artar, bu nedenle braketler arasında besin artığının birikmemesi çok önemlidir. Her yemek sonrası dişler ve braket araları mutlaka temizlenmelidir. Tellerim görünecek mi? Sabit ortodontik tedavinin ana elemanı brakettir. Braketlerin metal, plastik ve porselen tipte olanları vardır ve dişlerin mine yüzeyine yapıştırılır. Ayrıca dil tarafından uygulanan braketler ve takılıp çıkarılabilen şeffaf plaklarla da tedavi yapılabilmektedir.  Tedavi sırasında özellikle büyüme gelişimin aktif olduğu erken yaşlarda, çene kemiğine yönelik kuvvetler ile iskeletsel hareket elde etmek için, ortopedik aygıtlar (ağız dışı apareyler) kullanılabilir. Ortodontik bozukluğu engellemek için ne yapabiliriz? Aile, çevresel faktörleri engelleyebilir yada en aza indirebilir. En başta periyodik bir diş kontrolü şarttır. Süt dişlenmesinden itibaren düzenli flor tatbiki ve sürekli azı dişlerine koruyucu uygulanması gereklidir. Ayrıca erken çekilmek zorunda kalan süt dişlerinin de sürekli dişler sürene kadar yerlerinin korunması ve bunun için de yer tutucu yapılması gerekmektedir. Parmak emmek, uzun süreli biberon kullanmak, ağız solunumu yapmak gibi kötü alışkanlıklardan da çocukları en geç 4 yaşına kadar vazgeçirmek gerekir. Bu yaştan sonra çene yüz gelişimindeki bozukluklar kalıcı olmaktadır. Aile veya dişhekimi, çenede ve dişlerde herhangi bir bozukluktan şüphelendiğinde mutlaka bir ortodontist tarafından değerlendirilmesinde fayda vardır.